Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Türkiye'nin ekonomik durumu ve özellikle işsizlik oranları ile ilgili önemli açıklamalarda bulundu. 2023 yılında uygulamaya konulan Orta Vadeli Program (OVP) çerçevesinde belirlenen işsizlik hedeflerinin gerisinde kalındığını belirtirken, bu durumu ayrıntılarıyla ele aldı. Yılmaz, işsizlik oranının sadece ekonomik göstergeler açısından değil, sosyal dinamikler açısından da dikkatle izlenmesi gereken bir değişken olduğunu vurguladı.
Yılmaz'ın açıklamaları, Türkiye'nin işgücü piyasası görüşmeleri ve ekonomik reformlar bağlamında yeniden düşünülmesi gereken bir durumu işaret ediyor. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, işsizlik oranı son aylarda beklenmedik bir artış gösterdi. Yılmaz, bu durumu değerlendirirken, işgücü piyasasında yaşanan dalgalanmaların yanı sıra, küresel ekonomik koşulların da üzerinde etkili olduğunu belirtti. Son iki yılda yaşanan COVID-19 pandemisi sonrası toparlanma sürecinin, birçok sektörde istihdam kaybına neden olduğunu ifade etti.
Cevdet Yılmaz, “OVP doğrultusunda hedeflediğimiz seviyenin çok üzerindeyiz. Bu durum, yalnızca ekonomi yönetimi için değil, tüm halk için büyük bir endişe kaynağıdır. Bizler, bu durumu ele alarak yeni politikalar geliştirmek zorundayız” dedi. Özellikle genç işsizlik oranlarının yüksek seyretmesi, gelecekteki toplum dinamikleri açısından büyük bir sorun oluşturuyor.
Yılmaz, işsizlik sorununu çözmek amacıyla daha etkin ve hedef odaklı politikaların oluşturulması gerektiğini dile getirdi. Eğitim, sanayi ve teknoloji alanında yeni stratejiler geliştirilmesi gerektiğini ifade eden Yılmaz, “İşgücü piyasasının ihtiyaçlarına uygun eğitim ve nitelik geliştirme programları, işsizlik oranlarını azaltmak için kritik öneme sahiptir. Eğitim sistemimizi, sanayimizin ihtiyaçlarıyla uyumlu hale getirmeliyiz” şeklinde konuştu.
Ayrıca, genç girişimcileri destekleme programlarının artırılması gerektiğini de sözlerine ekleyen Yılmaz, “Gençlere sunduğumuz maddi ve manevi desteklerle yeni iş fırsatları yaratmak, onları girişimcilikten uzaklaştıran etkenleri minimize etmekte önemli bir aşama. Bu bağlamda girişimcilik ekosisteminin güçlendirilmesi için gerekli adımları atmalıyız” dedi. Türkiye'nin hızlı bir şekilde değişen ekonomik koşularına uyum sağlamak için işgücü piyasasında esnekliği artıran düzenlemelerin de gerektiğini vurguladı.
Son olarak Yılmaz, işverenlerin istihdamı teşvik etmek için iş gücü desteği almasını kolaylaştıracak yeni düzenlemeler üzerinde çalıştıklarını ifade etti. “İstihdam teşvikleri, işverenlerimizi destekleyerek, işgücü piyasasına katılımı artırmalıdır. Bu, hem ekonomik büyümeyi destekleyecek hem de işsizlik oranlarını azaltma yolunda atılacak önemli bir adım olacaktır” dedi.
Yılmaz'ın bu açıklamaları, Türkiye'nin içinde bulunduğu ekonomik durumu yeniden değerlendirmek ve gelecekte daha sürdürülebilir bir istihdam politikası oluşturmak adına atılacak adımları işaret ediyor. Ekonomik paydaşlar ve araştırmacılar, Yılmaz’ın önerilerinin hayata geçirilmesi durumunda Türkiye'nin iş gücü piyasasında beklenmedik bir olumlu dönüşüm yaşanabileceğine inanıyorlar. İşsizlik oranları ile ilgili önlemler alınmadığı takdirde, bu durumun uzun vadede sosyal ve ekonomik etkilerinin derinleşeceği öngörülüyor.